Şantiiye
Şantiyeden yatağa…
Anlatacağım olay yaşandığında şok olmuştum hem de iki kere üst üste şok yaşattı bana bu olay. Kimselere anlatamamıştım. Burada sizle paylaşmak belki rahatlatır beni. O zamanlar şantiyede iş güvenliği uzmanı olarak çalışıyordum. 45 yaşındaydım. Önce kendimden bahsedeyim biraz. Adım Aslı. 170 boyunda hafif toplu esmer bir kadınım. Uzun yıllardır evliyim ama sadece evlilikle ilgili değil hayata karşı genel bir mutsuzluğum vardı. Hiç bir şey beni tatmin ve mutlu etmiyordu, ta ki o güne kadar..
Gelelim yaşadığım o ilginç ve şok edici olaya.. Çalışırken bakımlı olmaya, giydiğime, saçıma başıma dikkat ederim. İşim gereği şantiyedeki firmada çalışan 25 işçi ve 1 formenin iş güvenliği sorumluluğu bana ait. Fakat ne işçiler ne de formen iş güvenliği kurallarına hiç uymak istemedikleri için bunlarla sürekli kavga ediyoruz. Oysa benim tek derdim herkesin sağ salim evine dönmesi. Zaman geçtikçe birbirimizi daha iyi anladık ve aramız da düzelmeye başladı. Ancak formen olan Kemal bana biraz farklı davranmaya başladı. Çok emin olmasam da beni sahiplenmiş tavırları vardı ve şantiyedeki diğer erkeklerden beni kıskandığını hissediyordum. Bu bana çok saçma geliyordu. Evliydim ve onunla iş dışında hiçbir alışverişim yoktu. Bir gün sabah erken saatte telaşla yanıma gelip işçilerden birinin yüksek ateşle evde yattığını ve hemen hastaneye götürülmesi gerektiğini söyledi. Bunlar firmanın tuttuğu bir evde 4 kişi kalıyordu.
Kemal ve akrabası olan 3 diğer işçi. Ben de telaşlandım ve resmi evrakları ben takip ettiğim için benim de gitmemin doğru olacağını düşünüp eve vardık. Evde kimseyi göremeyince sinirlenip nerede bu adam diye Kemale bağırdım. Kemal bi yandan beni sakinleştirmeye çalışıp bi yandan da adamı aradı telefonla. Yanıma döndüğünde, işçinin biraz iyi hissetmeye başladığını ve karnı acıktığı için dışarı yemek yemeye çıktığını söyledi. 1 saate gelirmiş dedi. Ben iyice sinirlendim, sıcak bir yandan işçilerin sorumsuzluğu bir yandan bir de Kemalin rahatlığı beni gerdi iyice. Kemal mutfağa geçip bana soğuk bir içecek getirdi. Beni sakinleştirmeye çalışıyordu hala. İçeceği tepeme dikip bitirdim hemen. Hem dışarısı hem ev çok sıcaktı. 5 dakika kadar sonra içimin ateşi iyice arttı ve daha önce hiç hissetmediğim bazı kıpırtılar başladı içimde. Tuhaf olmuştum ama engelleyemiyordum duygularımı. İçimde bu adama vücudumu göstermek, tahrik etmek gibi duygular dolaşıyordu. Sex yapma duygumu bastıramıyordum. (sonradan içeceğime cinsel istek azdırıcı ilaç koyduğunu anladım.)
Aklıma hemen banyoya gidip yüzümü yıkayıp rahatlama fikri geldi. Lavaboda yüzümü yıkarken bu duygu artarak devam ediyordu. Kendimi süzdüm aynada, üzerimde kot gömlek içime de sporcu sütyeni giymiştim. Altımda ise tayt vardı. Çalışırken rahat hareket etmek için genelde böyle giyinirdim. Taytla kalçalarımı ve bacaklarımı gösterebilirdim fakat gömleği nasıl halledecektim? Önce üstten sonra alttan ikişer düğmesini açtım gömleğimin. Sütyenimin askısı uzun ve göğüslerim büyük olduğundan göğüs dekoltem gayet ortaya çıkmıştı. Alttan da göbeğim görünüyordu. Eğildikçe veya kollarımı kaldırdıkça da daha çok açılıyordum. Külotumu da tanga gibi arama sıkıştırmıştım bile. Az sonra Kemalin yanında buldum kendimi. Kızgınmış gibi bir ileri bir geri yürüyor, göğüslerimi ve arkamı görmesine fırsat sağlıyordum. Kemal kanepede oturuyordu ve durumu anlamış gibi bakışlarıyla beni süzüyordu. Sakinliği aynıydı. Hiç hareket etmiyordu. Ya önceki kavgaların intikamını alıyordu veya benim ters bişey dememden çekinir gibiydi. İlk hareketi benden bekliyor gibiydi.
Ben konuşurken bazen kollarımı kaldırıyorum bazen öne eğiliyorum, hem göğüs hem göbeğimi teşhir ediyorum ancak o sadece bakmakla yetiniyordu. Sonra arkamı döndüm ve yere bişey düşürüp almak için eğildim. Tam önündeydim. Biraz bekledim, sonra doğrulup yeniden eğildim yavaş hareketlerle. Yine bekledim bir müddet. Kemal, “Vaaay sen işe taytla mı geliyorsun?” dedi sonunda. Ben de “evet nolmuş” dedim. O da “çok güzel olmuş ama taytın içinden görünen götün çok tahrik edici” dedi ve ellerini arkama atıp kalçalarımı avuçlamaya başladı. Beni kendisine doğru hafifçe çekip iyice yaklaşmamı sağladı. Okşamaya devam ederken “şu gömleği de çıkartırsan daha da güzel olur” dedi. Ben de kalan son iki düğmemi de açıp gömleği yere atarken “böyle mi” diye sordum. “Evet sevgilim böyle” dedi. İlk defa bana sevgilim demişti. Bu bile tahrik etmişti beni. Eğilip öpüşmeye başladık. O kanepede otururken ben ayakta tam önündeydim. Taytımı aşağı sıyırıp külotumun içine soktu ellerini. Bir eli ile kalçalarımı okşuyor, diğeri ile amımın kıllarında ve içinde parmaklarını gezdiriyordu. İlk defa başka bir erkek bu kadar ileri gidip en mahrem yerlerime dokunup öpüyordu beni. Ben kafasını boynunu okşuyor ve Kemali kendime bastırıyordum. Öpüşme iyice kızışmış, dillerimizi emmeye yalamaya başlamıştık. Derken, “bir saniye sevgilim bu anı ölümsüzleştirmemiz lazım” deyip cep telefonu ile resimlerimi çekmeye başladı. Altımda külot üzerimde sütyenimle Kemale bir sürü poz verdim. Aklım uçmuştu yerinden sanki, hiçbir şeye itiraz edemiyordum. Tam tersi hepsi daha çok tahrik ediyordu beni.
Sütyenimi hızlıca çıkartıp kaldığımız yerden devam ettik sevişmeye, resim çekmeyi bitirdikten sonra. Memelerim tam önünde ağız hizasındaydı. Uçları fındık gibi büyümüş emilmeyi bekliyordu. Önce birini sonra diğerini öpüp emmeye başladı uzun uzun ve yavaş yavaş. Zaman durmuş gibiydi, 1 saat geçmişti bile, ben hemen işçiyi sordum telaşla, gelirse böyle görmesin bizi diye. “Merak etme” dedi “gelmez kimse.” Sonra daha aşağıya amıma doğru eğildi ve külotumu kenara sıyırıp amımı ortaya çıkardı. Önce öpüp kokladı amımı sonra diliyle yalamaya dudağıyla emmeye başladı, uzun uzun öpüştü amımın dudaklarıyla. Elleri arkamda götümü sevmeye devam ediyordu. Parmakları göt deliğime girmeye başlamıştı bile. Ben rahat emsin diye bir bacağımı kaldırıp kanepeye koymuştum. Kafası tam bacak aramda amımı emmeye yalamaya ve götümü parmaklamaya devam etti.
Sonra geri çekildi, kanepenin arkasına yaslandı, üst kısmını çıkartırken benden alt kısmını soymamı istedi. Ben dediklerini yaparken yine telefonu alıp resimlerimi çekmeye başladı. Bu sefer sadece külotum vardı üstümde ama o da kenarlara kadar sıyrılmış kendine hayrı kalmamıştı. Bolca çekti heryerimi, ben de gülümseyerek poz verdim yine.
Bu arada aynı soğuk içecekten içirdi bana yeniden. Ben de içeceği bitirdikten sonra eğilip önce pantolonunun kemerini, düğmesini ve fermuarını açtım. Külotunu da sıyırdıktan sonra siki ortaya çıktı. Kocaman bişeydi siki, koyu renkli, sert ve damarlı, kalın ve orta uzunluktaydı. Kısa bir odun parçası gibi duruyordu önümde. Baş kısmı daha şişkin ve mantar gibiydi. Yalayıp öpmeye başladım hemen kafasını. Ağzıma alıp çıkartmaya çalışıyordum ama zorlanıyordum, ağzım küçük kalıyordu bu sik için. Ben sikini emerken fazla konuşmuyordu ama zevk inlemelerini duyuyordum. Elleri ile başımı saçlarımı okşuyordu. Sonra bana “sen amma da kaşar orospuymuşsun Aslı” dedi.
Çok güzel emiyorsun yarrağımı dedi. Ben yalamaya devam ederken, o ara ara “benim orospum, yala yarrağımı öp yeni kocanın daşşaklarını” gibi cümlelerle sesleniyordu bana. Bazen de “ooh yala sikimi işte böyle ağzını siktir bana kaltağım benim” diyordu. Bu sözleri de beni tahrik ediyor ve daha sıkı emmeye, yalamaya devam ediyordum bu yeni kocamın sikini. Sikini yaladıkça hoşuma gitmeye başlıyordu, tüm hünerlerimi, yani kocama bile göstermediğim yalama emme hünerlerimi gösteriyordum Kemale. Sonra işte vakit gelmişti, yavaşca başımı kaydırıp yalamamı durdurdu ve otur kucağıma sevgilim dedi. Üzerimde son kalan parça olan külotumu da sıyırıp yavaşca oturdum Kemalin kucağına. Önce içime girmeden kucağına çıktım Kemalin ve öpüşmeye başladık. Memelerimi avuçluyor, yalıyor, uçlarını emiyordu. Bu şekilde biraz seviştikten sonra içime girdi siki. Çok kalındı ama rahatlama geldi girince. Yavaş yavaş girip çıkıyorduk aynı tempoyla. Çok uzun sürmeden boşalacağını söyledi ve ben de içimden çıkartarak ağzıma aldım sikini tekrar. Döllerini akıtana kadar emdim ve hepsini ağzıma boşaltmıştı işte. Yuttum bütün döllerini. Sonra oturduk, konuştuk, ellemeye öpmeye devam etti beni. Sevgi ve iltifat sözleri ile sevişmeye devam ettik ara vermeden. Bir yandan içmeye devam ediyorduk o soğuk içecekten. Sonra bana yine “içinden tam bir orospu çıktı senin Aslı” dedi. “Ben de anlamadım nasıl olduğunu çok şaşkınım” dedim ben de. Ara vermeden öpüyordu ağzımı, memelerimi. “Bu orospum olduğunu kabul ediyorsun mu demek?” diye sordu. Bilmem, ne farkeder dedim ben de. Çok istiyorsan olurum senin orospun dedim cilve yaparak, bir orospu gibi. Galiba haklıydı, burada o ne isterse yapan bir orospu gibiydim. Zevk alarak ve isteyerek hem de. Tek fark para almadan yapıyordum bunları.
Sonra kanepeyi açtı, beni domaltıp arkama geçti ve göt deliğimi yalamaya başladı. Bu iyice çıldırttı beni, zevkten inlemeye bile başladım. Bir kaç dakika emdikten sonra, “götünü de sikmeden bırakmam seni orospu” dedi. Sik diyebildim sadece. Önce yavaşca ve zar zor girdi götüme o kalın yarrağının kafası ve kayganlaşsın diye tükürüyordu götüme arada bir. Sonra alıştı deliğim ve daha kolay almaya başladı sikini. Artık daha hızlı ve hafif tempolu sokup çıkartabiliyordu götüme ve bu da beni yeniden çıldırtıyordu. Tam tempoyu yakalamışken evin dış kapısının açılma sesi duyar gibi oldum. Kafam zevk ve acı ile karışık yere doğru eğilmişti. Kafamı kaldırıp baktığımda şantiyedeki diğer 3 işçinin sırayla içeri girdiğini gördüm. Bu olamazdı dedim içimden olamaz bu! Fakat olmuştu işte, üçü de soyunmaya başlamıştı bile tek kelime etmeden. Kemal de tek kelime etmedi. Götüme boşalana kadar sikmeye devam etti beni.
..Kemal bitirince işini önce en yakın akrabası olan Taner öpmeye başladı beni. Taner Kemalin amcaoğluydu. Şantiyede Kemalden sonra en çok onla kavga ederdim. Hiç sevmezdim Taneri ama şimdi dudaklarıma yapışmış elleri ile memelerimi okşuyordu. Ben hala Kemalin son bıraktığı pozisyonda, köpekleme halde adeta donakalmıştım. Olanlar rüya, yok yok kabus olmalıydı ama değildi işte, adam beni öpüyor benimle sevişiyordu resmen. Memelerimi öpmeye başladığında biraz kendime geldim ve Taner den uzaklaşıp Kemale neler olduğunu sordum. Aceleyle külotumu ve sütyenimi giyinivermiştim. Kemal de “haberim yoktu inanki, bırak çocuklar biraz eğlensin. Onlar da şantiyede seni görüp senden tahrik oluyorlardı, hep seni düşünüp rahatlıyorlardı evde. Biraz elleyip öpsünler bırakırlar” dedi. Bu fikir fena gelmedi aslında biraz munzırca bile buldum. Kemalle konuşmak biraz rahatlatmıştı beni.
Saate baktım nedensizce, 11 e geliyordu. Neredeyse 2 saat geçmişti. 12 ye kadar daha kalır sonra işe giderim diye geçti kafamdan. Tanere yaklaştım önce, üçü de kanepeye oturmuş beni bekler gibiydiler. Hiç konuşmadan öptüm Taneri önce sonra sikini öpmeye başladım. 10 dakika kadar ağzıma aldıktan sonra boşalmıştı. Sonra sırayla diğer 2 işçiye de aynı şeyleri yaptım, öpüştük siklerini ağzıma alıp boşalttım sırayla. Biri 5 dakika, diğeri 10 dakikayı biraz geçtiğinde boşalmıştı. İşçilerden biri “abla Taner memelerini öptü biz de öpebilir miyiz” dedi. Öptürdüm memelerimi 5 er dakika ikisine de. Hatta öperken kalçamı okşamalarına da izin verdim. Giyindim ve çıktım o evden… Kemal ara sıra davet ediyordu evine, uygun vakitlerde gidiyorduk beraber, şantiyeye çok yakındı zaten evi. Tabi Kemalin tek başına olması şartıyla gidiyordum. İş bitti, herkes ayrıldı. Bir daha görüşmedik. Kemal ara sıra çektiği resimleri yolluyor bana. Çok güzellerdi…